En Son Yayınlar :

Türk Edebiyatı’nın En İyi 25 Giriş Cümlesi



Not: Herhangi bir sıralama yoktur ve giriş cümlelerine epigraflar dahil değildir.1- Yusuf Atılgan-Aylak Adam
‘’Birden kaldırımlardan taşan kalabalıkta onun da olabileceği aklıma geldi. İçimdeki sıkıntı eridi.’’
2-Sabahattin Ali-Kürk Mantolu Madonna
‘’Şimdiye kadar tesadüf ettiğim insanlardan bir tanesi benim üzerimde belki en büyük tesiri yapmıştır.’’
3-Adalet Ağaoğlu-Fikrimin İnce Gülü (Sarı Mercedes)
‘’Sürücüsüne göre balrengi olan Mercedes, sabırsız, neredeyse son bir atılımla hızlandı.’’
4-Buket Uzuner-Kumral Ada Mavi Tuna
‘’Bir Salı sabahı uyandım.Bütün gazeteler hayatta en çok sevdiğim kadının bir cinayet işlediğini yazıyordu.’’
5-Bilge Karasu-Gece
‘’Gece yavaş yavaş geliyor. İniyor.’’
6-Tezer Özlü-Yaşamın Ucuna Yolculuk
Yılın bu en güzel ilkbahar gününde bir an, bir saat ya da süresizlik gibi algıladığım bu belirsiz sürede ‘’Acının Durgunluğu’’nu okurken tüylerim ürperiyor.’’
7-Barış Bıçakçı-Bizim Büyük Çaresizliğimiz
‘’Her şeyin geçip gittiğine, yaşadıklarımızın geçmişte kaldığına kim inandırabilirdi bizi?’’
8-Oğuz Atay-Tutunamayanlar
‘’Olay, XX. yüzyılın ikinci yarısında, bir gece, Turgut’un evinde başlamıştı. O zamanlar daha Olric yoktu, daha o zamanlat Turgut’un kafası bu kadar karışık değildi.’’
9-Adalet Ağaoğlu-Bir Düğün Gecesi
‘’İntihar etmeyeceksek içelim bari…’’
10-Yaşar Kemal-Demirciler Çarşısı Cinayeti
‘’O güzel insanlar o güzel atlara binip gittiler.’’
11-Latife Tekin-Ormanda Ölüm Yokmuş
‘’O sabah, hayat hakkında bildiği her şeyi uykusunda öğrendiğine bir kez daha inandı Emin.’’
12-Orhan Pamuk-Masumiyet Müzesi
‘’Hayatımın en güzel günüymüş,bilmiyordum’’
13-Hasan Ali Toptaş-Ölü Zaman Gezginleri
“Bir kuşluk vakti,balkonda oturuyorduk.Sen maviler giymiştin,omuzlarından dökülen saçların usul usul uçuşuyordu.Yüzüme bakıyordun ikide bir,derime sinen geldiğim yeri arıyordun belki;ellerimin nasıl el olduğunu,kirpiklerimin nereye doğru kıvrıldığını öğrenmek istiyordun.”
14-Orhan Pamuk-Yeni Hayat
‘’Bir gün bir kitap okudum ve bütün hayatım değişti.’’
15-Murat Uyurkulak-Tol
‘’Devrim vaktiyle bir ihtimaldi ve çok güzeldi.’’
16-Yakup Kadri Karaosmanoğlu-Erenlerin Bağından
“Yıllar yarlardan, yarlar yıllardan vefasız… Kara baht bir kasırga gibi. Bu ne baş döndürücü iş? Geceler günleri, günler geceleri kovalıyor; cefalar cefaları kolluyor. Tevekkül güç, isyan vahim; felek hiç felek hiç rahmetmeyecek mi? Heyhat, onu döndüren kara bahtın kasırgası…”
17-Aziz Nesin-Zübük
‘’İt kağnı gölgesinde yürür de kendi gölgesi sanırmış.’’
18-İhsan Oktay Anar-Amat
“Peygamber efendimizin ve onun tebliğ ettiği kitaba iman edenlerin Mekkeli putperestlerden gördükleri eza ve cefa nedeniyle Medine’ye hicretlerinden 1080-1082 yıl, İsa aleyhisellamdan ise 1670 yıl kadar sonra, şevval ayının üçüncü gecesi, debdebesi ve cağcağasıyla yedi iklim dört bucağa nam salmış o kostantiniye şehri, gökyüzündeki karanlık bulutların altında yorgun bir dev gibi uyumaktaydı.”
19-Hüsyin Nihal Atsız-Ruh Adam
“Kamlançu ülkesine bahar gelip de kuşlar ötüşmeye başlayınca, ağaçlarda ve yerlerde çiçekler açınca yüzbaşı Burkay yine o büyük çam ağacının yanına geldi.”
20-İhsan Oktay Anar-Puslu Kıtalar Atlası
“Ulema, cühela ve ehli dubara; ehli namus, ehli işret ve erbab-ı livata rivayet ve ilan, hikâyet ve beyan etmişlerdir ki kun-ı kâinattan 7079 yıl, İsa Mesih’ten 1681 ve hicretten dahi 1092 yıl sonra, adına Konstantiniye derler tarrakası meşhur bir kent vardı.”
21-Metin Kaçan-Ağır Roman
“Kolera Sokağı’nın en kral kevaşesi Eda, yatıştan sonra apış arasını yıkadığı suyu, hurdaya çıkmış metal artıklarından yapılma kerhanenin pencere iskeletinden şık bir figürle boşluğa saldı.”
22-Hakan Günday-Az
‘’6 yaşındaydı ve 6 yaşında ölecekti.’’
23-Hakan Günday-Azil
‘’Bu cümle, yazmayı öğrendiğimin kanıtıdır.’’
24-Ahmet Hamdi Tanpınar-Saatleri Ayarlama Enstitüsü
‘’Beni tanıyanlar, öyle okuma yazma işleriyle büyük bir ilgim olmadığını bilirler.’’
25-Yakup Kadri Karaosmanoğlu-Yaban
“Sakarya savaşından sonra düşman orduları Haymana, Mihalıççık ve Sivrihisar bölgelerini, bize; yer yer ateş yığınlarıyla örtülü ıssız ve engin bir virane halinde bıraktı. O afetlerden arta kalmış halkın, bu taş yığınları arasında, ilk insanlardan farkı yoktur.”
Kaynak:karsikultur

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Nededim © 2014-2015 Nededim.com Tüm Hakları Saklıdır. - İçerik Paylaşımında Kaynak Belirtiniz.

Tema resimleri Bim tarafından tasarlanmıştır. Blogger tarafından desteklenmektedir.
- -